• Spekülasyon yasal bir faaliyettir, yasal olmayan faaliyet manipülasyondur.
  • Paradigma: bir alanda yazılı ve yazılı olmayan kuralların tümü.
  • Adam Smith piyasada ekonomik aktivitenin devlet tarafından değil de görünmez bir el tarafından sürdürülmesi gerektiğini öne sürmüştür.

  • Dünyada gelir dağılımının en adil olduğu ülkeler, kuzey ülkeleri ile bazı eski sosyalist ekonomilerdir.
  • Proletarya; miras olarak bırakabileceği herhangi bir malı bulunmayan alt tabaka.
  • Bir varil 159 litre petrol demektir.
  • Kaliforniya sendromu; bu yaşam tarzına bağlı insanlar hayatı, tüketmek için yaşıyorlar. Üretirken ve tüketirken hatta eğlenirken ortaya çıkan yorgunlukları tekrar eğlenerek atmaya çalışıyorlar. Sürekli eğlence anlayışının zamanla yarattığı ruhsal yorgunlukları giderebilmek için daha çok tüketmek ve eğlenmek gerektiğini düşünüyorlar. Ne var ki bu anlayışa bağlı yaşam tarzı bir süre sonra bir işe yaramazlık psikoloji gelişmesine yol açabiliyor. İşte buna Kaliforniya sendromu deniyor. Kaliforniya sendromu, kapitalizmin insanlarda yarattığı sendromlardan sadece birisidir.
  • Ahbap çavuş kapitalizmi denilince iş insanlarının işlerini, siyasal iktidar ve bürokratlarla olan yakın ilişkilerine dayanarak yürüttüğü sistem anlaşılıyor. Siyasal iktidarın ve onun talimatı altında bürokrasinin verdiği izinler, ihaleler, teşvikler ve destekler, ahbap çavuş kapitalizminin başlıca alanını oluşturuyor. Bu tür izin, ihale, teşvik ve destekler eğer tarafsızlık gözetilerek değil de siyasal iktidara ya da bu işlemleri yürütenlere yakın kişiler bir çıkar karşılığı ya da kayırma şeklinde veriliyorsa o zaman ahbap çavuş kapitalizmi geçerli hale gelmiş demektir.
  • Gösteriş tüketimi, insanların belirli bir statü kazanmak amacıyla, imkanlarının ötesine geçerek bir takım tüketim mallarını alıp kullanmaları halidir. Daha çok gelişmekte olan ülkelerde ortaya çıkan bu durum geçinmeye yeterli geliri yada serveti olmadığı halde lüks sayılabilecek dayanıklı tüketim maddelerini alıp kullanmayı tanımlıyor. Aynı zamanda çevre, ortam, reklamlar böyle bir davranışın gelişmesinde ve toplumda yaygınlaşmasına neden olmaktadır. Bu tür eğilimlerin yaygınlaşması toplumda borçluluk oranlarını artırmakta ve daha mutsuz bir toplum ortaya çıkmasında etkili olmaktadır.
  • Şehir efsanesi modern çağın kulaktan kulağa yayılan, uydurma folklorik öykülerine verilen addır. Bu öykülere ‘şehir efsanesi’ denmesine karşılık bunların konularını şehirden almaları gerekmiyor. Sadece onları geleneksel folklorik öykülerden ayırt edebilmek için bu isimle anılıyorlar. “Japonların, dipten çıkaracakları şeylerin kendilerine bırakılması karşılığında Haliç’i ücret almadan temizlemeyi teklif ettikleri, buna karşılık Haliç’in dibinde Bizans altınları olduğunu bilen yetkililerin de bu teklifi reddettikleri” söylentisi şehir efsanelerinin tipik bir örneğidir. Ekonomide günümüzde en yaygın rastlanan şehir efsanelerinden birisi faizin enflasyonun nedeni olduğu ve faizi düşürerek enflasyonun düşürülmesinin mümkün olduğu yaklaşımıdır. Bu yaklaşım, Türkiye’de defalarca denenmiş ve hayal kırıklıklarıyla sonuçlanmış olsa da ısrarla denenmeye devam edilmektedir.